Eyvahssss
Dün akşam sağanak yağmurda eve giderken aldım acı haberi
max’in teli bozuldu amaninnnn tam bir
gün kendisiyle pc yardımı ile konuştuk
bugün kendisinin sesini duyamamakla birlikte öğle yemeğimi hep
kötülediğim ama ayağımın beni azimle götürdüğü o mekanda yedim pişmanda oldum
bazen irade dışı eylemlere gerçekten meyilli olduğumuzu düşünüyorum.Bir daha
kesinlikle o mekana gitmeyeceğim diyeceğim muhtemelen yarında öğle yemeğimi
orada yiyeceğim…
Hafta sonu fasıldaydık dostlarla birlikte uzun zamandır hiçç
bu kadar güldüğümü hatırlamıyorum grubumuz gırgıriye filmi ile benzeşmekten de
öteydi .İki tane bay arkadaşımız vardır ki kendileri ağır abilerdir roman
havasında figüratif bir şekilde çamaşır yıkamak hareketi de dahil oynayınca
karşı masadaki martı kaşlı amcanın kahkahalarımdan iç organlarımı görmesi çok
olası idi …Bayan arkadaşımızın midesine yuvarladığı alkol sentezinden sonra
durum biraz değişse de tümüyle gülünç bir geceydi, o beyaz peynirin tadı hala
aklımda kaşla göz arasında max’in rakısını yuvarlamamda …Bir arkadaşımızı recep
ivedik’e benzetmem ,Niğde gazozu içmede ısrarcı olmam takside ki detaylar iki gündür koparıyor beni …
Öğle yemeğimde o meşhur mekanın ikinci katında cam önü ilk
defa boş hemen seriyorum postumu ,manzara süper renk renk şemsiyeleri izliyorum
yağış fazlalaştıkça insanlar yoğun bir şekilde akıyorlar önümden.. Şemsiyelere
göre kişilik analizi yapıyorum , bu benim en sevdiğim oyunlardan .Zevklerini ,
hayata bakışlarını düşünüyorum bir şemsiye seçimiyle ki belki de kendi
seçimleri bile değil olsun ben öyle olmasını umuyorum…Çok mu eleştirdim
bilemedim işe dönüşte bir araç yıkadı beni sağolsun lastiğine varana kadar bütün parçaların
bozulmasını diliyorum canı gönülden ,,ayrıca da şemsiye kullanma sanatı diye
bir şey gerçekten var iki kadının kafasına batırdım şemsiyemin telini birinden
beddua aldım diğerinden süsücü bir bakış …
Yağmuru severim getirileri de kabulüm kah olumlu kah
olumsuzz …
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder