Yaş 28 azizim !!!
Eylül ayını sevmem sonbahara bayılmam bu dönemde doğmam ile bağıntılı hiç değil .Yenilenmedir yaprak dökümü tazelenme ….17 Eylül gecesi nasıl heyecanlıyım nasıl .Çok saygıdeğer sevdiceğim sabahın köründe yola çıkacak Ankara – Sakarya macerası tam 3 bilemedin 3,5 saat sürecek ve akabinde yamacımdaaa bu mutluluk beni uykularımdan alıkoyuyor haliyle …Birde gecenin bir yarısı sinek sezonunun kapanışına aldırmayan özgür ruhlu bir sinek var kulağımın dibinde sesin batsın diyorum …Sussa bir ünite kan bağışlayacağım oysa safçığa .
Sabah babamın hakkımdaki olumsuz eleştirileriyle uyanıyorum ( kişiliğim hakkında olmadı hiçbir zaman , iş sıkıntısından dertli sanki süper işler buldukta biz çalışmadık /o ayrı )Hayırrr!!!!Diyorum keyfimin kahyası bugün dört nala koşuyor hiççç de aldırış edeceği yok sonra bir ara gardımı alıp ele alacağım bu konuyu ..
Max ‘ cim uzun uzun yolları aşmış gelmiş kollar açılır sarmalarım kendisini nasıl özlemişim.Bitmek tükenmek bilmeyen jestleriyle mest eder beni ay kalbini sevdiğim nasıl da bilir neleri seveceğimi ..Günümüz bolca atıştırmak ve pasta dilimleriyle geçer.Gelecek planları yapmak bunun üzerine konuşmak birde nargilesini hunharca sömürmesi keyiflendirir bizi , doğduğum gün ya hiç sinirlenmez bana bende bunu kullanırım hoyratça …
Pastamı paylaşmak istiyorum sizinle yemeğe kıyılacak türden değildi. Birde türlü hediyelerin içinde en sevdiğim hediyemi .Canımın annesine ait olan bu kitap 1975 yılına ait ,o dönemde 4. Sınıf öğrencisiymiş …İnanılmaz ruhumu okşadı bu hediye ,kitaplara bayılırım mutluluğumun hep büyük yüzdesini oluştururlar bir de bu anlamlı hediye sevince boğuyor beni …
Seni seviyorum max. Her geçen gün göğe yükselen sarmaşıklar gibi büyütüyorum sevgimi hiç bitmeyen bir enerjiyle…
iyi ki de doğmuşum laa ….
mutlu yıllar...
YanıtlaSilteşekkür ederimmm :))
YanıtlaSil