27 Kasım 2012 Salı

okuyorum sadece ve durmaksızın...

Bana mutluluk sebeplerini sırala deseler şüphesiz ilk üçe girer kitaplarla iletişimim ,ortaokul yıllarımda bir genç kızın gizli defteri serisi ve yaşar ne yaşar ne yaşamazla başlamıştım okumaya..O dönem istabulda her gece fink fink gece turları atan kuzenlerle değil uzaktan akrabamız üsküdar da ikamet eden ( lakin evinde bir manzara var kiiiii ) neriman teyzenin evinde kendisiyle takılırdım sohbet etmeksizin.O koyu bir tv izleyisiydi  bende küçük bir kurtçuk ..

Lisede evrimimi henüz tamamlayamayıp tanımlayamamaktan olsa gerek uzak kaldım kitaplardan kankam ve ben kitap okuyamayacak kadar yoğunduk .Dünyanın yükü üzerimizdeydi evrensel konulara kafa yoruyor bir amip kadar mutlu olmak istemiyor durmadan üretiyor saçma düşünüyor  ciddiyetsiz konulara daha da ciddi yaklaşıp hayatımızı çetrefil yumağına sarıyorduk sar babam sar ...Düşünme evrimimizi o yumak çığ gibi üzerimize düşünce tamamladık .

Üniversite hayatım sabah 8 akşam 5 tam memur hayatı gibiydi fen edebiyat fakültesi öğrencileri tam bu sebepten fazlaca  hayranlık uyandırırlar bende ,saygım sonsuz.Bir öğrenci gün de 3 kez acıkır mı yaaaa biz bohem hayatı seçtik e olmuşken üniversite  de olsun derken ilim irfan ve yemek hane kuyruğunda can verecek idik, ders sonrası doğruuuuu  ekin markete,  elimde poşetlerle eve uçup saatlerce kitap okuduğumu bilirim o gazla poşetlerde ki her şeyi tüketip o selvi boylu dal boylu halden hafifçe kütüğümsü bedene kaymamın temeli o döneme rastlasa da feda olayım kitaplara ve kitaplarımı okuyayım hemen getireceğiz deyip asla getirmeyen arkadaşlara...

Mezuniyet sonrası iş yok kpss yok sıdıka gibi yaşarken kendimi yine kitapçılarda buluyorum.her bir kitabı can sıkıntısından iki bilemedin üç günde devirince babamın ekonomisi çökme noktasına geldi ringo ringo şişeler gibiydi kitaplarımmmm..

Şimdilerde iş güç sahibi olan ben  , yine masada kitabıma yer vermekte her olası durumda keyif ile okumaktayım.Okuyacaklarımın listesi o kitaplara birer ikişer sahip olmam mutluluğumun baş sebebi ..Veee tabi ki kitap sponsorluğumu üstlenen yalımın çapkınııı :) seni çok seviyorummmmm 



19 Kasım 2012 Pazartesi


melankoli 'k 

Her bir  şeye fazlaca yeten enerjim şu sıralar hayati fonksiyonlarımı yerine getirmekte bile yetersiz.Fazlaca uyuyorum , buna rağmen yorgun hissediyorum ,abuk besleniyor  ne zaman kitap okuma eylemini faaliyete geçirsem ikinci sayfasında uyuyorum ,işe geç kalıyorum ,işte de uyku modundayım zaman zaman hava almak maksadıyla cama yaklaşıyor bu kez de aşağıya düşeceğim gibi hissediyorum.
Saçıma ayrı takığım ne yapsam olmuyor  sabahları kahvaltı süremi  bir tutam pırasa mı düzeltmekle  geçiriyorum ki buda fazlaca sıkıntı vermekte..
Beçom işe girdi hem de tam ruhuna uygun bir iş , fakat çok daha az konuşuyor ,yok denecek kadar az msjlaşıyoruz çok özledim gece msn sohbetlerimizi, günün analizlerini, o İzmir’den ben Sakarya’dan  aynı içeceği aynı anda tüketme zevkimizi ….
Saygıdeğer yalı çapkınımın tümüyle kendine odaklanması gereken bir dönemdeyiz ödevleri ve okuması gereken bir ton kitapla dolu beyni bir de benim huysuzluklarımla…
Bazen sebepsiz ve aniden değişir duygu durumumuz , kimyamı tanıdığımdan geçici olduğunu bilecek kadar yaşadım ama bu süreç beni benden alıyor azizim…Cin gibi olmak istiyorum yine her sessizlikte  fırsat bu fırsat deyip gözlerimi yummak yerine dolu dolu yaşamak mp3 çalarımın kulaklığı bozulduğundan beri sabahları rock eksikliğini de fazlasıyla  hissediyor bu beden ….

                            melancholy women :))


12 Kasım 2012 Pazartesi


Evim sensin!!!!

Romantik komediler  yada duygusal filmler modunda olmadım hiç bir zaman testere serisi, yerli yabancı tüm korku filmleri animasyonlar ilgi alanımı oluşturur kısaca nerde vahşet orada ben .Kızlarla bir gece laflarken duyuyorum Özcan denizin filmini yoooooooooook ben başka filme gideyim  derken kendimi sinemada koltuğuna sıkı sıkı yaslanmış buluyorum ,film o kadar sürükleyici ki  genelinde duygu yoğunluğu hakim olunca ağlıyorum ama ne ağlama bir kova su fışkırttığımızı düşünüyorum .
Çiftin arasındaki bağ beni büyüledi aniden gelişiyor hikayeleri  ne ıssız adam ne aşk tesadüfleri sever bu filmin eline su dökemez bence .Kaldı ki Özcan denize  ucundan bucağından minicik bir sempati duymamın olası olmadığını düşünen bana bir güzel kapak oldu bu film .
Max ile izlemeye karar verdim ,sevdiğim adamla sevdiğim film paha biçilemez diye düşünüyordum .Lakin benim sevgilimin elinden telefon düşmedi sağ olsun gs’ nin maçı varmış skorda aklı bu leyla ile İskender ne yaşıyor bu dramın sebebi ne mary niye beni bu filme getirdi demek yok …
Bir ara duygulandı ,gözler bir tutam  parçalı bulutlu oldu gördüm o vakit çok da kopmadığını anladım filmden yoksa 
;dünya ahiret çenem bırakmazdı peşini.. Akabinde durum değerlendirmesi yapalım diye kahve dünyasında, kısaca kendi dünyamızda aldık soluğu e dikkati dağılan ben kafamı toparlayamayınca yedim zılgıtı sevdiğimden, sipariş ettiğim kahvede bir milyon sene sonra gelince yüksek gerilim hattı devam etti bir süre, yan masaya gelen bir bebek el sallayıp gülünce keyiflendi bizimki Allahtan çocukları  seviyor  
21:15 otobüsüyle uçtu gitti sevgilim ,elim böğrümde şemsiye elimde kalakaldım en sevdiğim mağazada bir kaç tur atayım da acım dinsin derken mağaza kapanmış kepenginde yeller esmiş .
Sevgi anlaşmazlıklar bütünü ,ben bu adamı seviyorum uzlaşamayınca iki kere seviyorum ….
NOT : İZLEYİN BU FİLMİ ACİLEN ,DEPREŞİVERSİN SİRKELEŞMİŞ DUYGULAR , TAZELENSİN AŞK .....







Falanca kızı 2

Bayram hazırlıkları sistematik yorgunluk senteziydi ,nicedir görmediğim cemi cümlemizle bayramlaşmalar ,uzun zamandır elleri öpülmeyen bu muhterem kardeşlerimizin bu zaman zarfında neler yaptıklarını dinlemeler üstüne bir milyon tane abuk sorulara cvp vermeler ve bayramdan önce bitiveren baklavalar ….
Son gün çiçek ve annesi ziyaretimize geldiler bir hayli zamandır haber alamamıştık kendilerinden 5 ay olmuş meğer .Bu zaman zarfında çok şey değişmiş haliyle evlendiğini düşünmüştüm   7000 e değiş tokuş olmuştu çiçek , razı olmayınca evden kaçıyor  babası da madem öyle  parasını ödeyene kadar damatçık  bizimle kalsın kararı alıyor  .Çicek saygıdeğer eş adayıyla tam 5 aydır burun buruna yaşıyor , nefret ederek tahammül edemeyerek, adamsa her gün sevilebilme umuduyla iki dirhem bir çekirdek kıza sinsi sinsi yanaşma çabalarında üstelik babasını kafalamış  bunu bazen emir haline getirebilmekte ..
Adam bir köyün orta halli bir vatandaşı ailesi tarımla uğraşmakta yurdum köylüsü .Kendisi ise halde indir bindir işleriyle meşgul kabaca hammal ..Köyünde evleniyorum başlık parasını da peşin verdim deyince e haliyle gelini de köyüne götüremeyince çareyi ya kızı alırım y a da parayı diyerek kızın evine yerleşmekte bulmuş.
Çiçek annesi babası ve erkek kardeşi zaten şuan yazamacağım kadar az bir parayla yaşamak değil karınlarını doyurmaya çalışıyorken bir de bu adam işi iyice çıkmaza sokmakta .Babası pala parayı ödeyemeyeceğini anlayınca kıza bir uyku ilacı verelim hatta bir de değil iki tane damadı da yanına koyalım  rızayla olmayacaksa zorla olacak gibi bir fikir sunar .
Neyse ki uygulamaya koyulmaksızın çiçek haberdar olur bundan ama kendi babasının sadece para için kızından namusundan vazgeçmesini  hazmedemiyor haklı olarak .Abla gel bir odana geçelim özel konuşalım diyerek sürüklüyor beni odama apar topar .İki gözü yaşlı ağlaya ağlaya anlatıyor bunları çareler sunuyorum ama yapamam diyor babası alışılagelmiş babaların çok dışında korkuyor ,annesi ile sabah 6 dan akşama kadar fellik fellik gezip iş arıyorlar en son belediye görevlileri haline acıyıp bir not ve altında bir imza barındıran bir kağıtla fabrikaya yolluyorlar iş başı yapacaktı 4 gün sonra hem de sigortalı diyor 3 ay  çalışayım kredi hakkım olsun borcumuzu hemen öderiz diyor .Bir de telefon alırım kendime dokunmatik , kıyafet filan …..Üzülerek dinliyorum onu sevdiği  adamla olan davasından vazgeçeceğini, ilk maaşıyla bir avukatla görüşeceğini ve davayı iptal edeceğini söylüyor .İkinci el telefonunu erkek kardeşi satmış hattıyla dolanıyor etrafta  bir telefon bulmasın hemen iletişim çabalarında ..
İyi haberlerini bekliyorum şimdilerde  sabırla sınanan insanların ödüllendirileceğini düşünmüşümdür hep ya da öyle olmasını istiyorum….