1 Aralık 2013 Pazar

                   Yaylarım gevşedi ! 
                              
                                

                    

Tüm iyi niyetim sevecenliğim tümüyle kahkaha potansiyelim mağazada uçup gidiyor , insanların kayıtsızlığı küçük bireyler yerine kendilerinin kopyası küçük öküzcükler yetiştirmeleri meraya salar gibi reyonlara hunharca akın etmeleri halleri tavırları gelişmeyi öteleyip mizacında ısrar etmenin haksız gururu , max’in yokluğu ve bunun yarattığı ruhumdaki hassaslık …
Saygım ve yetkinliğim artarken insanlardan böööö geldi hümanist yanım aldı kendini dağlara kaçtı .bu günlerde iyi olan tek şey planlı hareket etmem şöyle ki 40 dakikalık yemek molalarımı eşit iki parçaya ayırdım ilk yarıda midemi mutlu ederken ikinci yarıda kitap okuyorum o 20 dakikalık süreç beni avm 'den hayattan tüm düşüncelerimden arındırıp taaa paris sokaklarına götürüyor …elimde kahvem dolaşıyorum şık giyimli insanların arasında aksanları ve tavırları bende hayranlık uyandırıyor bir de caddelerin  ışıkları ….

Şafak 60 ! medcezir tavan ruhumda gel- git'lerle doluyum bu da yetmezmiş gibi tipik başak burcuyum nasıl titiz nasıl detaycı …

                           defalarca dinledim yetmedi paylaştım :)                                        

20 Kasım 2013 Çarşamba


Son dönem …

Mağazada işler bir hayli yolunda , detay gerektiren ,müşteriyken farkına bile varmadığım her şeyi öğrendim bu işimde öyle ki hassas ruh yapısına sahip olan ben geçtiğimiz haftalarda bir amcayla tartıştım çata çat mı derler söylemek istediğim bir ton cümle hala içimde huysuz adam ...yeni yılın ilk ayında işi bırakma düşüncem çok sevdiğim takım arkadaşlarımı üzse de ben max. İn son 30 gününü evde saymak istiyorum…
Plaka moduna geçti sevdiğim hatta şafak 70 yarın ,alıştı sesi gayet iyi fakat özlem tartışmasız yıpratıcı her anımızı çok özledim öyle ki , şehrime gelişi ve sarılmamız son günlerimin favori hayali.akabinde nişan telaşı , evimiz, konumu, planı ,eşyalar düğüne yaklaşma veeee balayı ürgüpppp.. otantik yapısı her zaman hayranlık uyandırırdı bende türlü aksiliklerle de bir türlü ziyaret etme şansını bulamadım  meğer hayat bana daha değişik sürprizler sunacakmış tabi bu planda tarih olabilir aman uzatmayım ,max dayı oluyor, fasulyemiz cm cm gün geçtikçe büyüyor ,yaşayacağımız şehir başkentken İstanbul oluyor …

Evlilik defterim var  o da ne demeyin , çok sevdim aldım amacından saptırdım bal gibi ilişkimizin tarihçesini oluşturdum ,belirli aralıklarla yazıyorum çok keyifli ,sevdiğim bir defteri daha amacına ulaştırmanın huzuru var içimde , çünkü çığ gibi büyüyorlar, yazmaya kıyamadığım bir sürü defter sırada .Gelişmeler bunlar  bir de kank 7 yıllık  ilişkisini bu Pazar bir tektaşla ölümsüzleştiriyor darısı köy fareme derrrr bu geceyi noktalarım…

                                             
                              resim 1 : bahsi geçen defter
resim 2 : gecemi güzelleştiren ögeler 

                                         

2 Ekim 2013 Çarşamba


                                oyuncak hikayesi !!



Secret cv 'de can sıkıntısıyla yapılan bir başvuru  , olması muhtemel bile değil hatta tarzım değil derken mary hanım evraklarınızı hazırlayıp mağazamıza geliniz denildi! tam da o kutsal gün de doğum günümde başladım yeni işime .İlk günün yorgunluğunu üstümden atamamışken ve yok yok bu yorgunluk için yaşlıyım derken ilk maaş evremi bile geride bıraktım ..
Avm içinde çalışmak gözlem ruhumun ufkunu açtı , müziğim kulağımda bilhassa 15 dakika erken gidiyorum işe daha fazla izlemek adına , temizlik görevlisi bir bayan var mesela ruhundaki bitmişlik sildiği korkuluklara yansır her sabah, yüzü asla gülmez , gözler hep yerde depresiftir; çoğu zaman intihara meyili % 99 lar da gibi yok yarın kadın işe gelmez çünkü ölüm haberini duyarım der iç sesiniz ama o inatla işinin başındadır ( tabi ki ii yaşasın ) kahve dükkanında kahveci teyzem var  her sabah bir insan işe nasıl geç kalır ondan öğrendim , aceleyle temizliğini yapar , yeni telefon aldı kullanma klavuzu gibi kullanıyor beni her öğle kahve faslımız var bir de mini karton bardaklarda  fal bakma merakımız …
Mağaza içine gelelim ekip 5 kişilik huzurumu minicik dahi bozacak bir an yaşamadım aksine destekler moddalar her zaman , başka bir dünya kurdum kendime Fadime adında silikon bir yılanım , hülagü adında uzaylı peluşum , arabalarım kahramanlarım her an elimin altındalar sevdiğim  ürünlerin mağazadan  gidişi hüznüm oluyor çok sevdiğim kitabın sonuna gelmek gibi bir şey saçma gibi ama değil fadimenin gidişi beni sarstı mesela 
Aile ilişkileri , anne baba çocuk üçgeni içinde geçiyor günlerim , çocuklar garip bir şekilde ebeveynlerinin klonlanmış minyatürleri gibiler kibirli bir annenin sempatik bir çocuğu olduğuna hiç tanık olmadım  mesela ,zehir küçükken veriliyor demek ki oysa doğduğunda herkes eşit , neyse deli bağ kurduğum yavrucaklar da oluyor tabi annesiyle değil de benimle gezmek istiyorlar mağazayı mesela  , lakin yeni nesil evlatlar hedefe kitlenmiş bir şekilde geliyor mağazaya buda beni hayrete düşürüyor ( ürünlerin çoğunun ismini onlardan öğrendim )

Max askerden gelene kadar sığınağım oldu toyzz shop , pekala mutlu pekala yorgun pekala iyi hissediyorum günleri daha seri sayıyor sevdiceğimin gelmesini iple çekiyorummmmm , yurttan ve dünyamdan aktaracaklarım bu kadar şimdilik ….

4 Eylül 2013 Çarşamba




yalan insanlar çoğalıyor...
gülüşü yalan...susuşu yalan...bakışı yalan...aşkı yalan, mesleği yalan, dostluğu yalan...yalan yaşamlar...yavan yaşamlar...
hilekar beraberlikler...güvensiz kucaklaşmalar...sadakatsiz öpüşler...
yalan üretiyor bu sistem...yalan içinde ruhlarımız çürüyor...yalan bir bataklık bizi dibe çekiyor...yutuyor...

Can Ertan

15 Ağustos 2013 Perşembe

Gitti kuzu …



Ay daha çok var yaaa yok yok sen ağustosta gitme bir ton zaman var derken dün yolladım askerimi.İçim anlatamayacağım hislerle dolu ,hüzün çok baskın yakın şehirlerde olması huzur verici bla bla blaaa … İÇ seslerim dört koldan saldırıyorlar en hassas olduğum konulara ,bir ayrılın dememe zaman bırakmadan bende taraf oluyorum,kimilerine adil değil hissi’yim buda beni daha ağlak daha çekilmez daha depresif  daha duygusal yapıyor çoğu zaman …
İlk gece uykusuzluğunu max de bende yaşamışız , bu sabah konuşurken ( kısıtlı konuşmalar / nerdeee oo eski bolluk) daha iyi anlıyorum ruh eşim olduğunu ,gece uzunca bir süre msj arşivimizi inceledim ilişkimizin en başından düne kadar  genişçe bir zaman dilimine ait bir sürü yaşanmışlık , parfümlerini de bana bıraktı giderken yanımda gibi hissediyorum  o koku sayesinde çünkü…
Hayırlarla git ve gel canım sevgilim ; seni çok seviyorum…..

ah sen yok musun ; yokluğuna yazdırabilen adam ,bari dört elif miktarından fazla uzatma özlemi ....


ocak 2013 itinayla düzeltilip 2014 yapıldı :))

12 Ağustos 2013 Pazartesi

Tam ortasındayım…


Duygu durumu stabil az ölçek değişikliklerde gayet güzel hayatını sürdürme yetisine sahip bir birey olamadım hiçbir zaman ,acıyı , hüznü ,sevinci ve mutluluğu en üstte yaşayanlardanım , ruh halim sabah ,öğle, öğleden hemen sonra ,akşam ,akşamdan sonra ,gece ve gece yarısı olarak sayamadığım zaman dilimlerinden oluşur ,artık buna max de alıştı gece bir güzel tartıştığım adamla sabah hiçbir şey olmamış gibi uyanıyor ,bunu sorgulamıyoruz bile …
Ortalama bir sevgiye olsaydım ortalama bir kalp ağrısına ,ortalama ruh haline sahip olabilirdim.En maximumda yaşanan her duygu çok  daha yıpratıcı olabiliyor fakat hakkını veriyorsunuz her anın ve duygunun.Bende böyle bir tipim işte edebiyata gerek yok net !
Mesela bu gece depresifim ,Çarşamba gününe 1 kala gergin ve ne hissettiğinden emin olmaksızın atarlı .
Şöyle ki ;
*özleyeceğim ,sesini kokusunu her bir şeyini bu adamın
*son 24 saatimizi güzel geçirmek isterken giderli hallerden uzak olmalıyım
*telde ağlamaca yok cırt sesimle şakıyayım ben bir asker türküsü
*kupayı da aldılar moralli de gidiyor ballı adam
*içim rahat oysa gördüğüm en donanımlı asker her bir eksiğini düşünmüş yavrucağım , almış çantasına iliştirmiş
*şimdilerde araması bir güzel günün analizini yapması lazım

Kalbim seni seçti max ; çünkü Cismen sana benzeyen çok kişi var, kalben seni andıran dahi yok……

                                                

7 Ağustos 2013 Çarşamba

Çeyiz !!



Hepimizin anladığı annelerin yıllarca elinde gördüğümüz güllü dallı çiçekli ve böcekli ; nitelik bakımından yoksun ama kullanılması zorunlu hissiyatı verilen materyaller ..Var olan fazlaca ürün halk tarafından coşkuyla karşılanmakta ve kız annesine methiyeler düzülmekte ; az olması ise başlıca kınanma sebebi vaşşşş kızın yaşına bak çeyize bak! Anası tembel kız da öyle …Hadi diyelim herkesi memnun ettiniz kullanma serüveni başlıyor bu kez ,anne yıllarca emek verdim kullanacaksın diyor ,red  cevabında küsüp ver ben kullanayım cevabını tokat gibi yapıştırıyor..Sanat okumuş birine tv üzerine dantel Salvador dali’ ye Vakfıkebir fırınında iş vermekle eş değer …Siz içinizdeki uygulamama potansiyaliyle dola durun anneler gerilla taktiğiyle sandıkları doldurmakta ….
Oysa modern ama mümkün mertebe az eşyalı bir ev tercihim ; renkli ama yorucu değil ;konforlu fakat detaycı değil…Bunu nasıl başaracağımı bilmiyorum şahsen kişisel direnişlerimin hiç biri sonuç vermedi bugüne dek kendi odamda buna dahil…Perdelerimin yeşil olması ( sevmediğim bir renk) bunun başlıca göstergesi lakin anne seviyor direniyor yılmıyor ateş püskürtüyor gezi parkındaki toma annemin yanında yıldırıcı hiç değil…
Kitaplarım var mesela mesleki kitaplarım , notlarım , okuduğum  okunacak kitaplarım ,kırtasiye malzemelerim,kalemlerim kullanmaya kıyamayıp sadece seyrettiğim defterlerim vb. işte bunlar canlanıyor gözümde evlilik ve max ile bana ait bir evde ,,mutfakta 5 çayına yetişmesi mümkün harika bir kek kokusu ,taze demlenmiş bir çay ,balkon keyfi ,huzurun dibine vurmuş bir hayat ….

Düşüncesi bile mutlu ediyor beni gelecek güzel olacak hissediyorum yeter ki  gelsin sağlıcakla yalı çapkınım…sayılı gün geçsin 180 gün bitsin….

     
                                 annelerin hayali  :)))

                                          

bizim hayalimiz :)))

31 Temmuz 2013 Çarşamba

                         Engom asker !!!
  
                                  


Aslında yüzlerce cümle kurulur bu konu üzerine ,milyonlarca hayıflanma içerir sözlerim ama hüznü barındıran sözler ya da hunharca ağlamam üzer sevdiğimi bilirim sırf bu yüzden yüzeysel değineceğim…
Kısa dönem ve sevdiğimiz iki şehrin ardından kişisel ayrılık sancısı başladı bu sefer , dünyanın en güzel sesli adamına istediğin an ulaşamamak , uyandığında çoktan mesaisini yarılamış adamın günaydın msjıyla uyanmamak , güncel mevzularda kahkahaya boğulmamak ,sevdiğine en yakın ama aynı zamanda mesafelerce uzak olmak …
Aslında en başından itibaren farklı şehirlerde yürüttük biz ilişkimizi ,şehrime gelişleri hep bayramım oldu ,kah kahvaltıda kah türlü faaliyetlerle en önemli gün ve gecelerimde her anımda yanımdaydı başkentin en sempatik adamı.Şimdi yine farklı şehirde aslında , ama asker ya istediği an ulaşamama var yaa üzücü …
O hep mutlu olsun istiyorum , en kıymetlim çünkü karşılaştığı herkes için büyük bir şans ,bir benzeri yok kalbi ise Konya ovası gibi hepimize yer çokkkk …
Hayırlarla git ve gel sevgilim , dönüşün yine mutluluğum olsun bu sefer planlarımız ve geleceğimiz için aynı payda da buluşalım…Sarmalayım seni gebertene dek seveyim huyum bu …
Ben burada beklemedeyim tam da en kuzeyde ,marmaranın doğusunda ,s…..nın nehir yamacında ,avm civarında  ,evimin camında ,fesleğenimin dibinde ….

Seni çok seviyorum ve borç biliyorum marşımızı paylaşmayı  ; 

                                                

20 Temmuz 2013 Cumartesi

                           1 kadın 1 erkek 
                             
                                



Bambaşka iki tür , kalbi aklı bakış açısı tümüyle farklı iki birey , uzlaşması mümkün değilken barışın beklenildiği iki savaşçı..İstediğiniz kadar feminen kararlar alın, içinizdeki ve toplumdaki düşünsel azınlıkla yol alamayacaksınız.Kadın yine ilk  kadın gibi kadınsal işlerin üstesinden gelecek ; erkekse beden yükünü üstlenecektir…
Hal böyleyken duygusal durumumuz eşit olsun , bunda uzlaşalım diyoruz yine çakılıyoruz..Olanca yüzeyselliğiyle erkek kadının kalbinden geçenlerin onda birini o söylerse bilecekti,,keşfetmeye anlamaya vakti yoktu misyonu vardı ,planları vardı ,düşündükleri vardı ,hedefleri vardı …Şu anı yaşamaktan o kadar uzaktı ki sizin batışınız ona denizde boy verme hissiyatıyla görünecekti…
Erkeğin geleceğe yatırımı kadının ruhuna yaptığı yatırımla ters orantılıydı .Hiç bir cümlenizi yol arkadaşınızın  kalbine onaylatmadan huzurlu ve mutlu olamayacaksınız , gönül kırarak yaptığınız hiçbir işin faydasını görememek bu mantıktan gelir çünkü …

Niye bu konuya girdim bilemedim bugün , ezginin günlüğünü sayısızca dinledim aşk bitti şarkısını sizinle de paylaşmak istedim.Aşk bitmesin! 
                                       

14 Temmuz 2013 Pazar

Şirince

Ege tatilimin şüphesiz en güzel yanıydı şirince ..Mayaların kehanetleri , kıyametin değmeyeceği sanılan ,inanca göre tezat fakat her şeyiyle harika bir yer şirince ..Popüler olmasının ardından ara sokaklar minik satıcıların ekmek kazancı haline geldiği , evlerini izlemeye doyamayacağınız ve şarap severlerin her adımda şarap tadacağı yegane yer …
Bir de dostlarla ve sevgiliyle keşifteyseniz , yenilen gözlemeler içilen çaylar peheyyy anlatılacak türden değil..
Sevgilim ağustosta askere gidiyor , son tatilimizi de birlikte değerlendirelim dedik ..İnsan en sevdiği ama çok uzakta olan dostuyla sevgilisini yan yana getirince inanamıyor bir elimle birini diğer elimle diğerini yokluyorum yok yok hayal değil sahiden yanımdalar fazlasıyla mutluluk verici ..Gülme krizlerimizle , ciddi ama bir o kadar pamuk kalpli sevgilimi sinir edişimle uçtu gitti 6 gün…
Şimdi bana asker takvimi yapmak , bol bol mektup yazmak , e posta vb. diğer teknoloji barındıran tüm alanlarda askerciğimi desteklemek ,günleri saymak , sevgimin üzerine her gün bir tuğla daha koymak kalıyor kısaca yoğun geçecek 6 ay ( uzun dönemde olabilir iyi niyetle 6 dedim ,,, uzun olursa vayyyy aneyyyy vayyyy )

Neyse konumuz şirince ; şaraphaneler , minik çay bahçeleri , Meryem ana kilisesi , tarihi dokusuyla hakikaten kıyametin kıyamayacağı bir yer  gibi …birkaç fotoğraf paylaşmayı  borç bilirim…Yine ege’ye gitsem yine giderim şirince’ye ,sevgiliye ,dosta obaaaa  , kalalım sağlıcakla ola laaaaa !!!
                                      




7 Temmuz 2013 Pazar

ya ya ya yaaaaaa :))))

Evliliksssss teklifiii !!!

Yaşadıklarınız , ilişkinin akışı sizi malum sona doğru götürür ;fakat siz şapşal bir edayla beklerseniz o mühim saati , sevgiliniz kalıpların dışına çıkmalı (?) bu sizin değerinizle doğru orantılı gibi bir fikir genele hükmetse de benim bu tarz hayallerim olmadı , hatta her şey mükemmelken değil de ben bir olaya feci surette gerilmişken ya da salya sümük feryat figan ağlarken yapılan evlilik tekliflerini her zaman daha samimi bulurum..Sizin için o balonları uçurmasını , en en yaratıcı fikirleri bulmasını beklediğiniz adam en uç edayla hamleyi yapacak akabinde de sıradanlaşmanın dibine vuracaktır .Kısaca yaşam biçiminizle paralel tavırlar can’dır …
Benim hikayeme geçmek istiyorum  , dostum ve sevgilim güçlü bir bilgi akışıyla harika  bir gece hazırlamışlardı tam da uygulama safhasına geçmeden face ‘den iletişimlerine ve güzel düşüncelerine tanık olmasa idim…Sabah mary  msjı okudun mu dedi max yohhhhhh deyip gülünce gram yalanı beceremez halimde yakalandım hay bu merakıma!fakat akabinde o kadar özel ve duygusal bir teklif aldım ki merakımı seveyim deyip çelişeceğim kendimle …Nihai sonuca varmak için ilişkinizin devam ettiği adam  , birden daha değişik görünüyor gözünüze daha eşiniz daha ayrılmaz bir parçanız gibi henüz olayın bu safhasında bunları derinden hissediyorsam evlilikte nirvanaya ulaşmak birinci vazifem …

Harika bir İzmir tatili , dost meclisi ,balık rakı roka sevdiğim adam …Mary harikalar diyarında çok mutlu askerliğe 30 gün kala çok hüzünlü çok duygusal çok sevecenim …kısaca ruh halim “ çok” bu aralar …Yalımın çapkınına çok teşekkür ediyorum binlerce yüz binlerce ve milyonlarca EVETTTTTTTTTTTTTTTTTTTTTTTTTTTTTTTTTTTTTTTTTTT 

                            mektubun sadece paylaşabileceğim kısmı :))

17 Mart 2013 Pazar


Muhteşem sülümanımla muhteşem hafta sonu !!!

Günü planlarsınız lakin şehirler arası otobüs vaktinden evvel getiriverir sevdiğiniz adamı ..Çok geçmeden buluştuk max ile daha önce tasarladığımız kahvaltı planını uygulamak adına yürüyoruz karasal iklime dondurucu soğuğa karşı koyarak ,sohbet eşliğinde max’i zaman zaman sinir etmenin hafifliğiyle doğru avm yee plan 2!!!
Çanakkale yolun sonu ,,film birebir savaş ortamını o hissiyatı yaşatıyor benden yüksek puan aldı .Fetih filmiyle karşılaştırılırsa teknoloji ve görsellikte bir tik geride fakat duyguyu geçirmede kesinlikle iki tik ötede …Filmin en güzel karesinde ablam bölmese hönkür hönkür ağlayacaktım , duygu bölünmeseydiii…
Galatasaray çeyrek finale kalınca dile benden ne dilersen demişti max unutmadım bunu tabii :) avm deki oyuncak mağazasında aldık soluğu oyunbozan ralph ‘ken amacım amaçtan sapıp “pıt pıt”adını verdiğimiz yeni peluşumla musmutlu ayrıldım avm den ayağına sağlık sarı kırmızılı takım , ekmeğinizi yiyeceğim hiç aklıma gelmezdi bir fb li olarak …
Akşam kutsal mekanımızda klasik akşam üstü atıştırmalıklarımızla izliyorum canımı ,hüzün moduna geçtim bile gitmesinnnnnnnnnnnnnnnnnn!!!..Biz olma halimizi seviyorum ,komik tipleriz bir kere kahkahaya boğuluyoruz ,,5 saniyelik triplerle bayılıyorum bu adamla anlık çatışmalara…
Gerçekten mutluyum!!Her şey bu duygumun gerisinde  …..
                                          pıtpıtımızzzz :)))
                            yaşa başa bakmayan meret :)))

20 Şubat 2013 Çarşamba


bayan sopranooooo !!!!!

Sirkelenme vartimdir bugün , uzun zamandır bana dair bir çok şeyi yapmaktan uzak yaşıyorum, işe girdiğim tam 5 ay oldu bu zaman zarfı ürenkenlik adına olumlu izler taşırken ruhumu besleme açısından malesef sınıfta kaldı.Gecelerin bayanı olma özelliğimi yitirdim en başta ,ki gecenin sessizliğinde elimde kahve sevdiğim müzik bir de kitabımla ne kadar bahtiyarmışım..Elimde ki kitabım resmen vicdan azabı çekmemi sağlıyor , masamda tam da gözümün her daim görebileceği bir yere koyuyorum onu alıp okumam için konuyu unutacak hale geldim , lakin bu da işe yaramıyor okumuyorum.
İki aydır spor yapıyorum, akşam işten sonra kan ter içinde kaldığım sportif faaliyetlerden sonra ağzım açık uyuduğumu düşünüyorum, görmedim ama biliyorum , üniversite sınav dönemi sonrası otobüs yolculuklarında da tam da bu hissi yaşardım.Tevekkeli değil muavinler bolca gülerlerdi …
Az uyumak beni bütün yaşamsal faaliyetlerimden alıkoyuyor resmen ama beço’da benimle aynı zaman dilimlerinde çalışıyor eşiyle daha çok ortak paydada buluşmak adına uyumuyor, bunu hala öğrenemedim özendim hayatıma dökemedim….
Tarih 20 şubat Çarşamba günü saat 12:30 öğle yemeğimi bile düşünmeksizin baş koydum bu yola değişiklik tavan yarından sonra …OHHHHH  bir rahatlık geldi şimdiden üç çeşit klasik yemeğimden sonra detayları düşüneceğim maddelendirmeyim ...Evvela odamı derleyip toplamak , bir de klasik mary gibi ayda bir kez eşya değişikliğini yapayım bak nasıl iyi gelecek banaaaaa ……


16 Şubat 2013 Cumartesi

piri reis'i sevince hikayemizin haritasını hazırlar tabiiii :)))bir aşkın izdüşümü ....



en güzel senfonim !!!

Belirli dönemlerde hayatıma dair her şeyi masaya yatırıp detaylıca düşünmeyi seviyorum.Gidişattan memnuniyetim isteklerim ve bunun ne kadarını başarabildiğim benim için mühim şu cümle kariyer odaklı asla değil .İçinde milyonlarca sevdiğim , yapmak istediğim şeyi barındırır.O bir yıllık süreçte ne kadar kitap okuduğum okuma listemdeki değişiklikler ,sosyal çevremizdeki artışlar ve eksiler , ne kadar sıklıkla gülümsediğim en sevdiklerimle ne kadar zaman geçirebildiğim vb. bir ton alt başlık …
Lisedeki o curcuna kabına sığmaz dönemden sonra üniversite ruhumu dinlendirme açısından harika bir zamandı ,içsel sıkıntılarım üniversitemin son iki yılının kötü geçmesine sebebiyet verse de sonuca baktığımda o sıkıntıların kat be katını çekebilirdim insan bazen mutluluğu kestiremiyor…
Olmayan bir şeyin olmadığını anlatmanın zorluğunu insanların ne kadar itici olabileceğini , çıkarlarına ters düşünce en kötü şahsın ben olacağımı anlamam tam 24. Yaşıma kısmetmiş .Bu ruhsal rehavet içinde yaşamıma yeniden şekil vermenin amacındayken tanıdım sevdiğim adamı.
Bakışı ,tarzı her şeyimiz farklı coğrafyalarımız bile …Ama bir dinlemesi var ki gözlerinde çok net kendinizi görürsünüz ,gülümsemesi tanımadan güven verir ve elleri çok güzellll… Bir bay ‘da o kadar narin eller hiç alışılası değil.Anlatmaktan çok dinlemeyi sever ,önem verdiğiniz her şeyi önemser , sakinnn bir adam olmasına karşıt hiperaktif bir bayana fazlaca güler ….
İnsan içinde bulunduğu zaman diliminde bundan daha kötüsünü yaşayamam ya da daha iyisi olamaz gibi düşünüyor.Bunun yersizliğini şimdi çok daha iyi anlıyorum. Sevmenin çok ötesinde bu adama hislerim , hani baksam günlerce baksam o güzel yüze …Varlığı en güzel armağan bana ..
Seni çok seviyorum yalı çapkını …Tombul , beyaz saçlarını topuz yapmış , yaşına başına bakmadan da allığa ve kırmızı ruja bulanmış halimle de seni çok sevmek istiyorummmmm..

14 Ocak 2013 Pazartesi


falan fıstık !!!!

Uzunca bir aradan sonra nihayet şehrimdeydi max , çok sevdiği konya ‘ya ait olan etli ekmeği hunharca tükettik kendisiyle ( Selçuk üniversitesi mezunudur  , üniversite dönemine ait  en iştahlı anlattığı hadiseler hep etli ekmek barındırır ) hayatımıza planlarımızla dair sohbet ettiğimizde vakit su gibi akmakta .
Yağmurlu bir günde yürüyüş akabinde kutsal mekanımıza gidiyoruz , o nargilesini sömürüyor ve büyük ekranda  futbola ait en ufak bir hadiseyi atlamazken ben anlatıyorum alakalı alakasız her şeyi hazır dinleyen adam bulmuşuz bir soru sorsam kesin cvp veremeyecek öyle kitlenmiş spor haberlerine lakin bende bu gerçeği bildiğimden anlatmaya devam ediyorum terapi gibi …
Bu buluşmamızın uzun sürmesinde işimden erken çıkmamı sağlayan patronuma bollll kazançlar ver tanrım ,küçük hediyelerle birbirimizi mutlu ettiğimiz bir günden beni mest eden iki fotoğraf paylaşacağım ,,iş güç yoğunluk derken beni hatırlamanın zamanı geldi de geçiyor bile beço bunuda hatırlatmadan edemiycimmmmmm …..


9 Ocak 2013 Çarşamba


Sevgi’limm  üzerine …

2011’de meydan okurcasına girdi hayatıma güzel adam. Hayran  olduğum karakterini özelliklerini yakından görmemi sağladı , sinirlenmedi en önemlisi beni dinlerken gözlerimin içine baktı(bir an kaçırmadan ,uzun uzun dinletilerimden yılmadan hem de )  ,içten gülümsedi çoğu kez; tümüyle tezat olan yapımız onun krizlere girmesine sebebiyet verse de minicik bile detone olmadı sevgisi…
Kişiler üzerine milyonlarca cümle kurmam olası iken bu adamın adını duyduğumda kitleniyorum.Çok seviyorum , kalbimin orta yerine mutlak hakim olan bu adamla geçirmek istiyorum tümmmmm yıllarımı ..
En sevdiğim başkentli adam ;
Gittiğim her yere içimi de sürüklerim...
Hangi şehir olduğu mühim değil; benim başkentim sensin ...