20 Şubat 2013 Çarşamba


bayan sopranooooo !!!!!

Sirkelenme vartimdir bugün , uzun zamandır bana dair bir çok şeyi yapmaktan uzak yaşıyorum, işe girdiğim tam 5 ay oldu bu zaman zarfı ürenkenlik adına olumlu izler taşırken ruhumu besleme açısından malesef sınıfta kaldı.Gecelerin bayanı olma özelliğimi yitirdim en başta ,ki gecenin sessizliğinde elimde kahve sevdiğim müzik bir de kitabımla ne kadar bahtiyarmışım..Elimde ki kitabım resmen vicdan azabı çekmemi sağlıyor , masamda tam da gözümün her daim görebileceği bir yere koyuyorum onu alıp okumam için konuyu unutacak hale geldim , lakin bu da işe yaramıyor okumuyorum.
İki aydır spor yapıyorum, akşam işten sonra kan ter içinde kaldığım sportif faaliyetlerden sonra ağzım açık uyuduğumu düşünüyorum, görmedim ama biliyorum , üniversite sınav dönemi sonrası otobüs yolculuklarında da tam da bu hissi yaşardım.Tevekkeli değil muavinler bolca gülerlerdi …
Az uyumak beni bütün yaşamsal faaliyetlerimden alıkoyuyor resmen ama beço’da benimle aynı zaman dilimlerinde çalışıyor eşiyle daha çok ortak paydada buluşmak adına uyumuyor, bunu hala öğrenemedim özendim hayatıma dökemedim….
Tarih 20 şubat Çarşamba günü saat 12:30 öğle yemeğimi bile düşünmeksizin baş koydum bu yola değişiklik tavan yarından sonra …OHHHHH  bir rahatlık geldi şimdiden üç çeşit klasik yemeğimden sonra detayları düşüneceğim maddelendirmeyim ...Evvela odamı derleyip toplamak , bir de klasik mary gibi ayda bir kez eşya değişikliğini yapayım bak nasıl iyi gelecek banaaaaa ……


16 Şubat 2013 Cumartesi

piri reis'i sevince hikayemizin haritasını hazırlar tabiiii :)))bir aşkın izdüşümü ....



en güzel senfonim !!!

Belirli dönemlerde hayatıma dair her şeyi masaya yatırıp detaylıca düşünmeyi seviyorum.Gidişattan memnuniyetim isteklerim ve bunun ne kadarını başarabildiğim benim için mühim şu cümle kariyer odaklı asla değil .İçinde milyonlarca sevdiğim , yapmak istediğim şeyi barındırır.O bir yıllık süreçte ne kadar kitap okuduğum okuma listemdeki değişiklikler ,sosyal çevremizdeki artışlar ve eksiler , ne kadar sıklıkla gülümsediğim en sevdiklerimle ne kadar zaman geçirebildiğim vb. bir ton alt başlık …
Lisedeki o curcuna kabına sığmaz dönemden sonra üniversite ruhumu dinlendirme açısından harika bir zamandı ,içsel sıkıntılarım üniversitemin son iki yılının kötü geçmesine sebebiyet verse de sonuca baktığımda o sıkıntıların kat be katını çekebilirdim insan bazen mutluluğu kestiremiyor…
Olmayan bir şeyin olmadığını anlatmanın zorluğunu insanların ne kadar itici olabileceğini , çıkarlarına ters düşünce en kötü şahsın ben olacağımı anlamam tam 24. Yaşıma kısmetmiş .Bu ruhsal rehavet içinde yaşamıma yeniden şekil vermenin amacındayken tanıdım sevdiğim adamı.
Bakışı ,tarzı her şeyimiz farklı coğrafyalarımız bile …Ama bir dinlemesi var ki gözlerinde çok net kendinizi görürsünüz ,gülümsemesi tanımadan güven verir ve elleri çok güzellll… Bir bay ‘da o kadar narin eller hiç alışılası değil.Anlatmaktan çok dinlemeyi sever ,önem verdiğiniz her şeyi önemser , sakinnn bir adam olmasına karşıt hiperaktif bir bayana fazlaca güler ….
İnsan içinde bulunduğu zaman diliminde bundan daha kötüsünü yaşayamam ya da daha iyisi olamaz gibi düşünüyor.Bunun yersizliğini şimdi çok daha iyi anlıyorum. Sevmenin çok ötesinde bu adama hislerim , hani baksam günlerce baksam o güzel yüze …Varlığı en güzel armağan bana ..
Seni çok seviyorum yalı çapkını …Tombul , beyaz saçlarını topuz yapmış , yaşına başına bakmadan da allığa ve kırmızı ruja bulanmış halimle de seni çok sevmek istiyorummmmm..